Ana içeriğe atla

Annem Kadar Güzel Yapamamış Olsam da; ÇİĞ BÖREK tarifim....

Hafta sonu bayağı bir yiyip içmiş olsak da, Antalya dönüş yolunda canım deli gibi çiğbörek istiyordu. Annem çiğ böreği gerçekten çok iyi yapıyor. Artık elinin lezzetinden midir, sevgisini kattığından mıdır bilinmez ama ne yaparsam yapayım onun kadar güzel yapamıyorum. Gerçi sağ olsun eşim harika olduğunu söyledi, ikimiz birlikte koca bir tencereyi yedik bitirdik. yanına da mis gibi tomurcuklu çay demledik. Biraz zeytin, biraz peynir derken oooohhhhh akşam yemeği aradan çıkmış oldu. Daha arabadan inmeden marketten neler almam gerektiğini planladım. Arabayı evin önüne koyar koymaz koştum markete. Zaten tek eksik kıymaydı, buzluktan çıkarmak zor geldiği için, 250 gr aldım marketten. Bu çiğbörek bence hem lezzetli, hem de 4 kişi için maliyeti 12 tl yi geçmiyordur. En azından bizim markette kıymada kampanya vardı. kilosu 20 tl ydi :)

İşte Malzemeler:
Hamuru;
2 su bardağı un Tuz Aldığı kadar su

İçi için;
1 soğan 100 gr kıyma Tuz, karabiber Biraz su

Kızartmak için sıvı yağ

Yapılışı :

Öncelikle ben içini hazırlıyorum. Soğanı rendeledikten sonra, içine tuzu ve kıymayı ekleyip bir kaşık yardımıyla güzelce karıştırıyorum. Daha sonra içine azar azar su ekliyorum. Yaklaşık 1 çay bardağı kadar. Sulu bir iç hazırlanmış oluyor. Bunu bir kenara ayırıyorum. Hamuru içinse , yoğuracağım kaba unu boşaltıyorum. Tuzunu ekledikten sonra, azar azar ılık su ekleyerek yoğuruyorum. Bu hamurdan, yaklaşıl ceviz büyüklüğünde parçalar koparıyorum. Her bir parçayı merdane yardımıyla ince bir şekilde açıyoruz. Ben biraz kalın açmışım, bu yüzden pişi gibi oldu. Daha da ince açmak lazım, benden söylemesi.... Daha sonra açtığımız hamurların içine, 1 çorba kaşığından biraz az harç koyuyoruz. Yarım ay şeklince kapatıyoruz. İyice kızgın yağda önlü arkalı kızartıyoruz. yağda çok bırakmayın, çünkü hemen kızarıyor....

.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KAŞ TA YAŞAMAK.....

Sanırım, bu yaşıma kadar verdiğim en güzel karar Kaş ta yaşamak oldu. Kaş a gecen sene mayıs ayında gelmiştik. İlk sene çevremiz tam oturmadığı için, Kaş ın tadını çıkartamamışız meğer :) Bu sene de , geçen sene gibi cuma dan Olympos a gidip, pazar akşam Kaş a geri dönüyorum. Ama son 2 haftadır, zincirinden boşanmışçasına geziyoruz :) Bunun nedeni, hem benim Olympos a gitmemiş olmam, hem de bankadaki diğer arkadaşlarımla biraz daha fazla zaman geçiriyor olmam ve birbirimizi daha yakından tanıma şansımızın olması. Ama tabii ki küçük yerde yaşamanın zorlukları da yok değil. Kız kıza eğlenmek için istediğiniz saatte dışarı çıkıp, istediğiniz saatte eve girebilirsiniz. Karışan Görüşen, sarkıntılık eden falan yok. Zaten böyle küçük bir yerde bankacıysanız, herkes sizin bütün hayat hikayeniz bilir. Benim de haftaiçi eşimden ayrı olduğumu, haftasonu Olympos a gittiğimi herkes biliyor. Ama yine de şu sosyal medya denen illet yüzünden, herkes ne yaptığınızı, nerelerde kaça kadar gezdiğinizi ...

Tracy Hogg / Yatır - Kaldır Yöntemi ve Günlük Rutin Oluşturma

Aylin in  uyumayan bir bebek olduğundan bahsetmiştim . Aslında Kaş ta kendi evimizdeyken, önce omzumda pışpışlardım, uyuyakalınca da yatağına bırakırdım. Sonra Olympos da çok huysuzlanınca, ayakta sallamaya başladık. Böylece sallamaya alışmış oldu. Bursa da da ayakta sallamaya devam ettik. Hatta kollarını sıkıca iki yanında tutup öyle sallıyorduk ama kundağı kabul etmiyordu. Kaş a döndük. Bir gün tam 1 saat ayağımda salladım ve sadece 15 dk uyudu. Benim de sinirlerim iyice gerilmeye başladı. Dedim bu böyle olmayacak. Bu kızın düzene girmesi gerekiyor. Evde daha önceden aldığım, Tracy Hogg un, Ebeveyn Cankurtaran Seti kitabı vardı. Bizim huysuz keçiye hiç bir yöntem sökmediğinden, ben de kitabı kaldırmıştım . Sonra dedim bir de yatır-kaldır yöntemini deneyeyim bakalım. İşe başlamadan uyku problemini çözmem gerekiyordu. Öncelikle odanın kapısını ve camını kapattım ki , kıza işkence yaptığımı zannetmesinler. Çünkü okuduğuma göre yöntem 2 saat sürebilir ve kız sürekli ağlayabilirdi...

Soya Soslu Tavuk, Fırın Makarna, Avakado Salatası ve Marul Salatası

Bu haftasonu, cumartesi günü eşimin canı çok fırın makarna istediği için fırın makarna yapmaya karar verdim. Yanına da soya soslu tavuk düşündüm. Kayınvalidemin önceki gelişinde getirdiği avakadolar da dolapta duruyordu. Ortaya hem yapması kolay, hem de doyurucu yemekler çıktı. Yalnız fırın makarnaya nasıl olsa peynir koyuyorum diye, haşlama suyuna tuz koymamıştım. Ama kesinlikle iyi bir fikir değilmiş, makarna çook tuzsuz oldu. Bu da bir tecrübe sonuçta :) Gelelim soya soslu tavuk tarifine... 2 tabak tavuk kalça - kemiksiz 3 diş sarımsak 3 çorba kaşığı hazır köri sosu 3 yemek kaşığı zeytin yağı biraz kimyon ve köri susam , Tavuk sote yaparken ben göğüs eti kullanmıyorum. Tavuğun yağlı olan kalça kısmı soteye çok ayrı bir lezzet katıyor. Tavuğu kuş başı doğradıktan sonra, ezilmiş sarımsak, soya sosu, susam ve zeytinyağı ile karıştırıp, buz dolabında dnlenmeye bırakıyoruz. Tavuklar dolapta sosu çekerken ben makarnayı hazırlamaya başladım. Makarnayı birazdan anlata...